Cildimiz; genetik ve hormonal değişikliklerle beraber, sigara, alkol kullanımı, mevsim değişiklikleri, güneş, kirli hava ve düzenli beslenmeme gibi faktörlerden en çok etkilenen organımızdır. Bu yazımızda cilt yaşlanmasının belirtilerini azaltmak ve genç bir cilde sahip olmak için en çok dikkat edilmesi gereken hususları sizler için araştırdık.
Sigaradan Uzak Durun
İnsan sağlığına sayısız zararı olan sigara, cilt yaşlanmasının başlıca nedenlerindendir. Sigara dumanındaki 7000’den fazla kimyasal maddenin içinden özellikle nikotin ve zifir, damar daraltıcı etkisiyle kan akımını bozar, oksijenin hücrelere taşınmasını engeller, cildi gergin ve esnek tutan kolajen üretimine zarar verir, cilt sarkmalarına ve cildin yaşlanmasına sebep olur. Sigara içmek, cildin nemini azaltır, hücre yenilenmesini yavaşlatır ve cilt tonunda eşitsizliğe sebep olur. Sigaradan tamamen uzak duramıyorsanız bile olabildiğince aza indirmeniz ve hücre yenileyici, onarıcı özellikte ürünler kullanmanız çok önemlidir.
Yaz- Kış Güneş Kremi Kullanın
Güneş ışınları, cildin kolajen ve hyolüronik asit üretimini engeller, ciltteki pigmentlere zarar verir ve cilt lekelerinin oluşmasına, cildin nemini kaybetmesine ve erken yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasına sebep olur. Bu zararlı etkileri aza indirgemek için yaz aylarında gölgede bile olsanız yüksek korumalı bir güneş kremi kullanmalı ve güneşin yeryüzüne dik geldiği 11:00- 16:00 saatleri arasında güneşe çıkmamaya özen göstermelisiniz. Güneşin zararlı etkilerini yaz aylarında daha çok hissederiz, ancak kış aylarında güneşin sıcaklığını ve yakıcı etkisini hissedemesek de UVA ışınları tenimize değmeye ve zarar vermeye devam eder. Güneşin zararlarından korunmak için yaz, kış ayırt etmeden güneş kremi kullanmalısınız.
Kolajen Miktarı Yüksek Gıdalar Tüketin
Vücudumuzda doğal olarak bulunan, yaş almayla birlikte üretimi yavaşlayan kolajen, cildi sıkılaştırması ve kırışıklıkları azaltmasıyla bilinen cildin ve eklemlerin yapı taşlarından biridir. Et ve kemik suyu, C vitamini yüksek besinler, yumurta beyazı, sarımsak, beyaz çay, yeşil sebzeler kolajen içeren ve kolajen üretimini destekleyen gıdalardır. İlerleyen yaşla birlikte bu gıdalar yeterli gelmeyebilir, o zaman senede 1 defa 3 aylık kolajen kürü uygulamalısınız.
Göz Çevresi Bakımı Yapın
Yüzümüzün en hassas bölgesi olan göz çevresi, yapısı gereği güneşten, stres ve yorgunluktan ve diğer çevresel faktörlerden en önce etkilenen, ince cilt dokusuyla elastikiyetini hızlı kaybettiği için yaşlanma belirtilerinin ilk gözlemlendiği bölgedir. Koyu halkaların, göz altı torbalarının ve göz çevresindeki kırışıklıkların görünümünü, hassas göz çevresi için geliştirilmiş ürünler kullanarak azaltabilirsiniz. Tüm cildimizde de olduğu gibi göz çevresi bakımının temeli, derinlemesine temizlemek ve ardından nemlendirmektir.
Cildine Uygun Nemlendirici Kullan
Genetik, hormonal ve çevresel faktörler cildin nemini kaybetmesine sebep olurken, nemini kaybeden ciltte kırışıklıklar, renk eşitsizlikleri ve pullanmalar baş gösterir. Düzenli olarak sabah-akşam derinlemesine temizlediğiniz cildinize kaybettiği nemini geri kazandırmak için cilt tipinize uygun bir nemlendirici kullanmalısınız.
Haftada 1-2 Kez Peeling Yapın
İçersinde mikro tanecikler barındıran peelingler sayesinde, zamanla makyaj kalıntıları, kir, ter, sigara dumanı gibi birçok sebepten tıkanan gözenekleri derinlemesine temizleyebilir, kan dolaşımını hızlandırabilir ve cildinin nefes almasını sağlayabilirsin. Her cilt tipine ve sorununa karşı ayrı ayrı geliştirilmiş peeling çeşitlerinden kendine uygun olanı kullanmalısın.
Hafta da 1-2 Kez Maske Yapın
Maskeler, cildi derinlemesine temizlemek, arındırmak, nemlendirmek, beslemek ve canlandırmak için kullanılan, kısa sürede yüksek performans sağlayan ürünlerdir. Lifting (sıkılaştırıcı), detoks ve nem maskelerini dönüşümlü olarak kullanarak cildinizin ihtiyaçlarını karşılayabilirsiniz.
Yüz Yogası Yapın
Yüz yogası; yaş ilerledikçe sıkılığını kaybeden ve gevşeyen yüz kaslarının çalıştırılması ve yeniden şekillendirilmesi için yapılan hareketler bütünüdür. Ağız, göz çevresi, alın, çene altı ve yanak kasları için ayrı ayrı yapılan egzersizleri gece yatmadan önce en azından 5 dakika yapmak, yaşlanma belirtilerini yavaşlatmanızda ve daha genç bir cilt görünümüne ulaşmanızda size destek olacaktır.
Günde 1,5-2 Litre Su İçin
Her gün düzenli olarak 1,5-2 litre su içmek organlarımıza ve cildimize çok büyük faydalar sağlıyor. Vücudumuzun ödem tutmasını engellerken; toksinlerin atılmasına yardımcı oluyor. Su, hücrelerin yenilenmesini ve onarılmasını sağlarken, kırışıklık oluşumunu geciktiriyor, cildin esnekliğini arttırıyor. Her gün düzenli ve yeterli derecede su içerek cildin nem dengesini korumasına yardımcı olabilirsiniz.
Çok Sıcak Suyla Duş Almayın ve Cildinizi Nazikçe Temizleyin
Çok sık ve sıcak suyla banyo yapmak cildi kurutur, pullanma, kaşıntı ve tahriş oluşumuna sebep olur. Cildinizi nazikçe temizlemeye özen gösterin. Sıcak su ve sabun içeren ürünlerle çok fazla temas halinde olan cilt, deri üstündeki yağ tabakasından uzaklaşıp nemini kaybeder ve yaşlanmanın belirtilerine zemin hazırlamış olur. Duş alımından sonra cildiniz henüz nemliyken cilt tipinize uygun bir nemlendirici krem kullanarak cildinizin nem dengesini korumaya yardımcı olabilirsiniz.
